ADİL ÜCRET NEDİR? Yazdır

19. Yüzyıl sonlarına kadar din adamlarının ve iktisatçıların ilgisini çekmiş bir konudur.

Adil ücret kavramını ilk olarak ayrıntılı şekilde St. Antoninus tahlil etmiştir. On Beşinci Yüzyılda yaşamış olan bu Floransalı din adamı, fişçiye kendi sosyal seviyesine göre ailesiyle beraber yaşamak imkanını verecek bir ücretin adil olabileceğini belirtmiştir. Ücretin ayarı bozuk para ile yahut mal olarak ödenmesini adalet ilkesine aykırı görmüştür. Gününde yapılmayan veya eksik yapılan ödemeleri de adaletsizlik olarak nitelendirmiştir.

St. Antoninus ile aynı çağda yaşamız bir diğer din adamı, Siena'lı Bernardino, adil ücretin kalifiye işçiler için daha yüksek olması gerektiğini savunmuştur.

Papa On Üçüncü Leon, 1891 de, adil ücret kavramını şöyle izah etmiştir: “Çalışkan ve dürüst işçiye yaşamadı için yeterli ücretin ödenmesi, bir doğal adalet yasasıdır.”

Adil ücret, değişik şekillerde yorumlanmış bir kavramdır. Adil ücretin en az geçim ihtiyaçlarını karşılayacak emek geliri olması gerektiğini ileri sürmüş olan din ve fikir adamları çoğunluktadır. İşçinin kişisel durumuna ve işinin özelliklerine göre adil ücret miktarının değişeceğini savunanların fikirleri de ağırlık taşımıştır.

Adil ücret kavramı, günümüzde eski önemini korumamaktadır.

Almancası : Gerechter Lohn.
Fransızcası : Juste salaire.
İngilizcesi : Just wage.
(Bk; Adil fiyat, Skolastikler, Doğal ücret, Ücret teorileri).