Yüklenirken Lütfen Bekleyiniz...

ANLAŞMALI ÜLKELER TİCARETİ NEDİR?


Özelliği, değişimlerin çok taraflı değil, iki taraflı olmasıdır. Bu sisteme bilateralizm de denir.

İthalatını serbest dövizle ödemekte güçlük çeken ülkeler, ihtiyaçlarını bilateral yahut iki taraflı anlaşmalarla karşılamak çarelerini araştırırlar. Hükümetler, serbest dövizle dünya pazarlarında satılamayan mallara da, iki taraflı anlaşmalarla sürüm sahası açmaya çalışırlar.

Anlaşmalı ülkeler ticareti, malın mal ile değiştirilmesi şeklinde cereyan eder. Değişimler takas yahut kliring denilen usulle yapılır. Bu tip anlaşmalarda, taraflar hangi, mallardan ne miktar vereceklerini ve karşılığında ne alacaklarını kararlaştırırlar.

Bilateral ticarette alıcı tarafın seçme imkanları sınırlıdır ve milletler arası rekabet mekanizmasının etkisi zayıftır.

Bilateralizm, 1930 dan sonra dünya ticaretinde geniş tatbik sahası bulmuştur. Hemen bütün ülkeler, iki yanlı anlaşmalar imzalamışlardır.

İkinci Cihan Savaşından sonra Doğu Almanya, Çekoslovakya, Bulgaristan, Rusya, Yugoslavya, Romanya, Polonya, Macaristan, Mısır, İran, İsrail, Brezilya, Finlandiya ve Endonezya geniş ölçüde bilateral ticarete bağlı kalmış ülkeler arasındadırlar.

Türkiye de, ihracat zorluğu çektiği devrelerde, bilateral anlaşmalarla ticaretini yürütmeye çalışmıştır. 1933-1934 arasında, bu ticaret usulü ile en fazla ihracat yapmış olduğumuz ülke, Almanyadır. 1953-1958 yıllarında da anlaşmalı ülkelerle ticaretimiz gelişme kaydetmiştir. Türkiye'nin genel ihracatında anlaşmalı ülkelerin payı, 1958 de % 40 oranını bulmuştur.

Almancası : bilateraler Handel.
Fransızcası : échanges bilatéraux.
İngilizcesi : bilateral trade.