Yüklenirken Lütfen Bekleyiniz...

DÜYUNU UMUMİYE NEDİR?


Osmanlı Devletinin dış borçlarına verilen isimdir. Devletin çöküş döneminde iktisadi ve siyasi durumun sarsılmasıyla birlikte mali problemler de gitgide artmıştır. Osmanlı imparatorluğu bir yandan eski gelir kaynaklarını kaybederken, diğer yandan gelire duyduğu ihtiyaç şiddetle yükseliyordu. Ancak On Dokuzuncu Yüzyılda Osmanlı Devletinin artan gelir ihtiyacını alışılmış yollardan sağlama imkanı kalmamıştı. Tarımdan alınan vergiler zaten ağırdı ve bunları yükseltmek mümkün değildi. Sanayiden pek vergi alınamazdı: çünkü sanayi henüz doğmamıştı, ithalattan vergi alınması yolunu da yabancı ülkelere verilmiş olan Kapitülasyonlar kapamıştı. Bu durumda tek çıkar yol dış devletlerden borçlanmaktı. Osmanlı İmparatorluğu dış ülkelerden ilk borcu 1854 yılında akdetmiştir. Bu tarihten sonra borç tutarı devamlı olarak artmış ve şartları da gitgide ağırlaşmıştır. 1854 - 1874 yılları arasında 15 tertip tahvil çıkarılmış ve bunlar esas olarak İngiltere, Fransa. Almanya ve Avusturya piyasalarında satılmıştı. Bu tahvillerin faiz oranı ortalama % 6 civarında idi. Fakat hemen hepsi, başabaş değerin altında satılıyordu. Mesela 1854'te çıkarılan 100 liralık ilk tahviller 80 liraya satılmıştı. Daha sonra tahvillerin ihraç fiyatı sürekli olarak düşmüştür. 1874 te çıkarılan 100 liralık tahvilin ihraç fiyatı 43.5 liraydı .1854 - 1874 döneminde ihraç edilen tahvillerden sağlanan gelir, tahvillerin üzerindeki yazılı değerin ancak % 53 ü kadardı. Söz konusu dönemde Osmanlı imparatorluğunun genel durumu devamlı olarak kötüye gitmiştir. Alınan borçlar çoğunlukla cari harcamalarda kullanılmış ve devletin mali durumunda rahatlatıcı bir etki gösterememiştir. Gitgide sıkışan Osmanlı imparatorluğu 1875 ten itibaren borçların faizlerini tam olarak ödeyememeğe başlamıştır. Bu durum karşısında Batılı ülkeler Osmanlı imparatorluğuna politik ve askeri baskı yapmağa başlamışlardır. Nihayet, 1881 yılı Eylül ayında yabancı ülkelerin temsilcileri ile Osmanlı Devleti arasında görüşmeler başlamıştır. Bu görüşmeler sonucunda imzalandığı ayın adını taşıyan Muharrem Kararnamesi kabul edilmiştir. Muharrem Kararnamesiyle devlet gelirlerinin bir kısmının doğrudan doğruya alacaklılar tarafından toplanması kabul edilmiş ve bu işi yürütmek üzere Duyunu Umumiye İdaresi kurulmuştur. Alacaklı ülkelerin temsilcilerinden ve Osmanlı görevlilerinden meydana gelen bu idare devletin belirli vergileri toplama yetkisini elinden almıştır Duyunu Umumiye İdaresinin kurulması Osmanlı imparatorluğunun siyasi ve iktisadi bağımsızlığına indirilmiş ağır bir darbe teşkil etmiştir. Bu idare başta tuz ve tütün tekeli gelirleri, pul resmi, içki resmi ve balık avı resmi olmak üzere bir çok geliri toplamaktaydı. Yabancı alacaklıların kurmuş olduğu bu teşkilat, zamanla Maliye Bakanlığından daha güçlü bir hale gelmiş ve halkı ezmiştir.. Düyunu Umumiyenin kuruluşundan sonra da Osmanlı imparatorluğu borçlanmaya devam etmiştir. 1880'lerden, Birinci Dünya Savaşına kadar 25 tertipten fazla tahvil ihraç edilmiştir. Bu tahviller Düyunu Umumiyenin garantisini taşıdığından ihraç şartları öncekilere oranla daha elverişli idi. Ortalama faiz oranı % 4 civarındaydı. Tahviller yine başabaş değerin altında ihraç edilmekle beraber bu dönemde ihraç değeri tahvil değerinin en az % 75 i olmuştur. Osmanlı imparatorluğunun borçları Cumhuriyet Türkiyesine aynen yansımamıştır. Cumhuriyet Hükümeti önce Duyunu Umumiye idaresini kaldırmış, borçların da ancak bir miktarını tanımıştır. Düyunu Umumiye den Türkiye Cumhuriyetine intikal eden miktar ve bunun ödenme planı, 1933 te akdedilen Paris Anlaşmasıyla tespit olunmuştur. Borçların ödenişi 1954 yılına kadar sürmüştür. Almancası : öffentliche Schulden des Osmanischen Reichs. Fransızcası : Administration de la Dette publique Ottomane, Régie. İngilizcesi : Ottoman Public Debt Administration. (Bk: dış borçlar).