Merkez bankaları, hazine
bonosu veya döviz alıp satmak suretiyle açık piyasa yöntemi yürütebilirler. Hükümetlerin ürün ve maden fiyatlarının yükselmesini veya düşmesini önlemek amacıyla yaptıkları müdahaleler de aynı niteliktedir.
Merkez bankalarının açık piyasa işlemlerine neden başvurduklarını ve bu işlemleri nasıl yürüttüklerini kısaca belirtelim;
1- Farzedelim ki, piyasa durgun bir devrededir. Yatırımlar azalmaya yüz tutmuştur. Para darlığı çekilmektedir, işsiz sayısı çoğalmaktadır. İktisadi hayatı canlandırmaya ihtiyaç vardır. Bu şartlar altında, piyasaya hareket kazandırmak, merkez bankasına düşen bir görevdir. Merkez bankası, piyasayı canlandırmak üzere menkul kıymetler satın almaya koyulur ve satın aldığı kıymetlerin bedelini piyasaya sürmeyle öder. Merkez bankasına dolaşımdaki satın alma gücünü kısa zamanda genişletmeye imkan verecek ve icabında kolaylıkla tekrar satılabilecek kıymet tipi, sermaye piyasasının geliştiği ülkelerde hazine bonoları'dır. Hazine bonoları, “The Economist” dergisi editörü ve baş yazarı Walter Bagehot'un 1876 tarihindeki bir buluşudur. Merkez bankasının hazine bonosu satın almak suretiyle yaptığı emisyon piyasada efektif global talebin genişlemesini, faiz haddinin düşmesini, mevduatın artmasını ve bankaların daha kolay kredi açmalarını sağlamaktadır. Açık piyasa muamelelerinin harcamaları tahrik etmesi, çarpan etkisini gelirler üzerinde hissettirecek bir operasyondur. Açık piyasa muameleleriyle piyasanın canlandırılması hedef tutulduğunda, bu kararın kamu oyuna duyurulmasında fayda vardır. Haberin yayılması, psikolojik etkilerden de yararlanmak fırsatını hazırlayabilir.
2-
Enflasyon baskısını durdurmak gerektiğinde, aynı mekanizma tersine işletilebilir. Ancak bu takdirde, yetkili makamlar piyasadan ne miktar para çekmeye karar verdiklerini gizli tutmaya önem verirler. Menfaat gruplarının tepkilerine ve baskılara uğramamak için, satınalma gücünü daraltman maksadıyla alınacak tedbirlerin sessizce yürütülmesi birçok hallerde tercih edilir. Merkez bankasının elindeki kıymetleri (bono, döviz, tahvil, altın) satmak suretile piyasadan çektiği para ve buna paralel olarak kredi hacminde sebebiyet verdiği sıkışma, efektif global talebi frenleyici, mevduatı azaltıcı ve faiz haddini yükseltici tepkilere yol açacaktır. Satılan senetlerin miktarı piyasa likiditesini etkiliyebilecek önemde ise, enflasyonist baskının hafiflemesi az çok temin edilebilecektir.
Almancası : Offen-Markt-Operationen, Offen- Markt-Politik.
Fransızcası : Opérations de marché ouvert, politique de marché ouvert.
İngilizcesi : Open market operations. Open market policy. (Bk; Enflasyon, Talep enflasyonu, Deflasyon. Reflasyon, Kredi enflasyonu, Likidite tuzağı, Reeskont).