Yabancı ülkelerin
haksız rekabetine karşı bir korunma tedbiridir. Her memleket, koyduğu gümrük vergilerile, kendi mallarını dış rekabetten korur. Bu korunmanın esası, yabancı menşeli malların yerli ürünlere nazaran belirli bir fiyat avantajına sahip olmalarını önlemektir.
Bazı memleketler, ihraç mallarına gizli veya açık bir takım primler vermek, ihraç malları için değişik ve gerçekte olduğundan çok daha düşük bir maliyet hesaplamak suretiyle onlara başka memleketlerin gümrük duvarlarından kolayca atlamak ve oralarda yerli ürünlerden çok ucuza satılabilmek imkanını kazandırmaktadırlar. Böylece, gümrük tarifesile konmuş olan korunma duvarı etkisiz ve yerli ürünler himayesiz kalmış olur. Himayeyi yeniden kurmak için, yabancı memleket mallarında gerçekleştirilen fiyat düşüşüne en az eşit bir ek gümrük vergisi veya başka bir vergi koymak gerekir. Bu ek veya yeni vergi Antidumping Vergi adını alır ve normal olarak, diğer memleket yarattığı haksiz rekabetten vazgeçmek kaldırılır.
Türkiye'de, böyle bir durumda süratli harekat edebilmek için hükümete, önceden parlamentoya başvurmadan tedbir alma yetkisi verilmiştir.
5383 sayılı, 11 Nisan 1949 tarihli Gümrük Kanununun 14 üncü maddesine göre:
Türkiye'ye yolladığı malları Giriş Tarife Kanununun takip ettiği gayeyi sarsacak şekilde gizli veya açık surette prim,
damping ve benzeri tedbirlerle teşvik eden memleketler eşyası hakkında bu tedbirleri tesirsiz bırakacak yüksek
tarifeler uygulamaya ve başka çarelere başvurmaya Bakanlar Kurulu yetkilidir.
Ancak, aynı kanunun 15'inci maddesine göre, bu maksatla alınmış olan kararların, üç ay içinde Büyük Millet Meclisinin onayına sunulması gerekir.
Almancası : Antidumpingzoll.
Fransızcası : tarif antidumping.
İngilizcesi : antidumping tax.
(Bk; Dumping, gümrük tarifeleri, gümrük vergileri)