Genel olarak, bir ödeme yükümlülüğünü ifade etmektedir. Bu ödeme yükümlülüğü, vadeli ya da vadesiz, senetli ya da senetsiz faizli ya da faizsiz olabilir. Bir bilanço terimi olarak, borç terimi alacaklıların işletme varlıkları üzerindeki talep haklarının para ile ifade edilmiş miktarını temsil eder. Bu özelliği ile alacaklının bu hakkını ortadan kaldırmak amacıyla, gelecek zaman içinde alacaklıya ödenecek para miktarını ifade edecek şekilde değerlenerek bilançoda gösterilir. Kısa vadeli borçlar, genellikle, 1 yıl ya da işletmenin normal faaliyet dönemi içinde ödenecek borçlarını; orta vadeli borçlar, 3-5 yıl içinde ödenecek borçları; uzun vadeli borçlar da daha uzun süreler sonunda ödenecek borçları ifade etmek üzere kullanılan terimlerdir. Borçlar, alacaklıya para ödemek, ya da mal teslim etmek, hizmet görmek suretiyle ödenebilir. Böylece, işletmeye yabancı kişi ve kurumlardan, belirli süreler sonunda onlara mal teslim etmek ya da hizmet görmek yükümlülüğü karşılığında alınan paralar da (alınan avanslar) işletme borçlarındandır. Borçlar, benzer şekilde ileride bedeli ödenmek üzere işletmenin elde ettiği mal ve hizmetler sebebi ile de ortaya çıkmış olabilirler, işletmenin kredili (veresiye) mal alışları sonunda mal verenlere, işçi hizmetlerinin elde edilmesinden sonra ücret ödenmesi halinde işletmenin işçilerine borçlanması bu tür borçlanmaları yaratacaktır. İş hayatında, işletmeler, bazı hallerde şarta bağlı olarak borçlanırlar. İşletmenin yabancısı olan kişi ya da kurumların borçlandığı miktarları güven altına alması, onlara kefil olması hallerinde, işletmenin şarta bağlı bir borcu doğacaktır. Bu tür borçlar, işletmenin gerçek borçlarından değildir ve bu durumda asıl borçlunun ödememesi halinde doğacak şarta bağlı bir yükümlülük söz konusudur. İşletmenin gerçek borçları, üçüncü kişiler tarafından, ya da işletme varlıkları ile güven altına alınabilir. Bu hallerde güvenceli (teminatlı), ya da kefaletli borçlar söz konusu olacaktır. Maddi teminatlı borçlar, taşınır varlıkların rehin edilmesi, ya da taşınmaz varlıkların ipotek verilmesi ile güven altına alınabilir. Bu tür güvenceler, işletme borcu ödenmediği takdirde alacaklıya, alacağını kefilden tahsil etme, rehin edilmiş ya da ipotek verilmiş işletme varlığını zorla sattırarak elde etme hakkını verirler. Bir teknik kayıt tutma terimi ve eski zimmet karşılığı olarak muhasebede kullanılan borç teriminin, yukarıdaki açıklamalarla ilgisi yoktur. Kayıt tutma düzeni içinde kullanılan «T» hesaplarının sol taraflarına bir rakam yazmak anlamına gelen borç girişinin yukarıda açıklanan işletme borçları ile karıştırılmaması gereklidir. Almancası : Schuld. Fransızcası : dette. İngilizcesi : debt.